31.10.2007

Bembi Uzaya Gidiyor

Bazen düşünürüm, "Şu an nerede olmak isterdim?" Ama gerçekten de nerede olmak isterdim?! Bugün tüm gün uzayda olmak isterdim. Karmakarışık renklerde giyinip, kaykay-roketime ( :P ) binip dünyayı arkamda bırakmak isterdim. Ama kaykay-roketim fosil yakıtı kullanmayacak! Karbondioksit yakıp oksijen üretebilir mesela ;) Ama bilmem ki uzayda bunun bir faydası olur mu.. Herneyse. Blogumun adı zaten bengidiyorum değil mi? :)

Bembi Uzaya Gidiyor

Bu arada Bilge'min kendine seçtiği muz çorabının rengine hayran kaldığım için bu çizimde bu rengi kullandım! İnsan kıskanacaksa özyiğenini kıskansın değil mi? :))

Dünya fotoğrafı yine buradan alıntıdır.

30.10.2007

Zorla da olsa Gülümseme

Turuncu saç, pembe yanak, yeşil kazak ve zorla da olsa gülümseme;

Turuncu saç

27.10.2007

Aslen Kravat Olan Adam

Melon ile çağrışım oyunu oynadık. O "kravat" dedi. Ben de bunu çizdim;

15 saniyede gül çizmek

Eskiden gül çizmek zor gelirdi bana. Meğerse karalasan da oluyormuş. Bu çizim de pek güle, goncaya benzememiş ama olsun, ne önemi var ki? Birkaç hafta önce karalamıştım bunu. Yayınlamak gelmemişti içimden. Biraz renk olsun diye şimdi yer vermek istedim;

24.10.2007

Sobe

Sevgili Sertalp beni sobelemişti. Üstelik en sevdiği iki blogdan biri olarak Bembi'nin Eskiz Defterini yazmıştı. Çok çok teşekkür ederim! :)) Sobemi yanıtlıyorum;

Ben küçükken çok güzel şarkı söyleyip harika besteler yaptığımı sanırdım. Okul korosuna girdim. Bana en en arka en en sol köşede yer verdiler. :)

Aslında ben bir süreliğine uzaklaşmak ve dinlenmek istiyorum.

İlk kopyamı ne zaman çektim bilmiyorum. Kopya çekmeyi hiçbir zaman sevmedim. Hiçbir zaman da sevmeyeceğimden eminim. Bana ters.

En saçma huyum: Marketten bir ürün alacağım zaman rafın önünde dizili ürünleri teker teker, dikkatce kenara koyarım. Alacağım paketi en arkadakilerin arasından seçerim. Benden sonraki müşterilere haksızlık etmemek için kenara koyduğum paketleri yine teker teker, dikkalice rafın ön sırasına dizerim.
O kadar da saçma bir huy değil aslında. İçerikleri aynı da olsa, arkadaki paketler daha temiz ve düzgün oluyorlar. Biraz vakit kaybettiriyor olabilir tabii :)



Cep telefonum üç gün önce elimden fırladı. Merdivenlerden aşağı yuvarlandı. Beş parçaya ayrıldı. Parçaları birleştirdim. Ekranı hala çalışmıyor. Kimseyi arayamıyorum. Arayanları da göremiyorum.

Aşk bence karşılık beklemeden sevmektir.

En sevdiğim blog bir değil, iki değil ;) Burayı cevaplayamadığım için sevdiğim bir .com adresini söyleyeyim. Her gün hatta her sabah mutlaka baktığım sayfa (bu benim büyük sırrımdı ama neyse!) Lovely Liv Tyler.com'dur.

23.10.2007

Özlem'in Pasta Cafesi Banner Tasarımı

Sanıyorum yemek yapmayı seven birçok kişi zaman zaman bir cafe sahibi olmanın hayalini kurar. Özlem şanslı çünkü sanal da olsa bir cafesi var. Üstelik artık lezzetli pastalarını sunan güler yüzlü, şirin bir garsonu da var! Cafe panosuna tebeşirle çizdiği resimlere bakılırsa bu garson kız da cafenin pastalarını çok seviyor ;)) Sevgili Özlem'in Pasta Cafesi için tasarladığım banner;







Özlem'e ilgisi için çok teşekkür ediyorum :)) Ve son olarak da sevgili Özlem'in cafesini temsil eden güleç garsonulu profil görüntüsü;

Mekanımız Mutfak Banner Tasarımı

Sevgili Şule ve Hatice'nin yemek blogu Mekanımız Mutfak için tasarlamış olduğum banner. Mutfağı mekan edinmiş bu iki bayanı sırtsırta yaslanmış görüyorsunuz çünkü harekete hazırlar! Hatice'nin yanında tatlı oğlu Erkan, Şule'nin yanında ise şeker kedisi duruyor! ;)







Ve tabii ki Mekanımız Mutfak için hazırladığım profil görüntüsü. Bir de blog içerisinde linklerin başında duran fokurdayan tencere;









Sevgili Şule ve Hatice'ye ilgilerinden dolayı çok teşekkür ederim :)) Ayırca Star Gazetesi'nde bloglarına yer verilmiş, çok tebrik ederim!! Umarım bannerları ve yeni sayfa düzenlemeleri ile güzel başarılara imza atmaya ve güzel tarifler yayınlamaya devam ederler! :D

Kalbim ağrıyor kaç gündür, boğazımda koca bir düğüm, içimde koca bir huzursuzluk var. İlk kez hiçbir şey çizmeden sadece yazı yayınlıyorum eskiz defterimde. Çünkü mesleğim illüstratörlük de olsa, bütüngün bu işi yapıyor da olsam, çizmek gerçekten de içimden gelmiyor. Tüm kötü haberlere ramen hayat devam ediyor.. Bizi korkutmak, panikletmek istiyorlar.. Buna izin vermemeliyiz. Sadece bunu söylemek istedim.

22.10.2007

19.10.2007

:)

Bilim Çocuk Ekim 2007 Mıknatıs

Bilim Çocuk Ekim sayısının kapak illüstrasyonunu yaparken heyecandan miğdememde kelebekler uçuştu durdu! Bir Mıknatıs Çocuk kahramanı hazırladım. Süper mıknatıs güçleri sayesinde kocaman bir mınatısı uçarken rahatlıkla taşıdı :) Mıknatıs Çocuk olur da Mıknatıs Kız olmaz mı? Bilim Çocuk okurları mıknatıs hakkında daha fazla bilgi edinsinler diye, derginin bu sayısında Mıknatıs Çocuk ve Mıknatıs Kızımız dizi dizi sorular soruyorlar :)



Bu da Doğa ve Sanat başlıklı yazı için hazırladığım Kuş heykeli :) Evet, bu çirkinlik abidesi bir heykel! Çocuklar doğa yürüyüşleri sırasında topladıkları malzemelerle heykeller tasarlayacaklar. Ben de onlar için bir örnek tasarladim ;)

18.10.2007

Yeşil Kuş

İçimden birşey çizmek gelmiyor. Geçen hafta çizip bir kenarda bıraktığım bu yeşil kuşu daha fazla üzmemek için O'na yer veriyorum;

Yeşil Kuş

16.10.2007

Sakar Bembi

İllüstrasyonuma dikkatlice bakarsanız, sorunu hemen görebilirsiniz. İki elim de bandajlı! Aslında bunlar bugün değil dün gece oldular. Sağ elim o sırada ısısını 180 dereceye getirmesine çok az kalmış fırınımızın tavanına değdi. Onun üzerine buz koymaya uğraşırken sağ elimin kanadığını gördüm. Kesilmiş. Ne bu minik kesiğin kanaması durdu ne de yanığımın acısı dindi. İki elimi de bol bepantenleyip sardık.

Sakar Bembi

















Bir illüstratör için hiç de hoş bir durum değildi. Ben de sabah sargıları attım. Güne kısmen açık durumdaki yaralarımla devam ediyorum. Allah daha büyük acı vermesin öyle değil mi?!! Ama işte, insanın bir yeri azıcık yanmaya görsün.. Canının kıymetini anlıyor. Şimdi bana nazar mı değdi, bunlar birer gösterge miydi, yoksa sadece sakarlık mı derseniz..

15.10.2007

Koala Bembi Dünya Ağacında























Dünya fotoğrafı buradan alıntıdır.

10.10.2007

Yemek.Name okurları için Bayram Tebrik Kartı

Sevgili Devletşah, benden Yemek.Name okurları için bir bayram tebrik kartı hazırlamamı istedi. Üstelik bayramın en keyifli anlarından birini hayal etmiş; kapıyı çalıp şeker isteyen çocuklar! :)

Bu ay Yemek.Name dergisinde maceralarına başlayan GülName belki yemek hazırlamakta pek usta değil ama bayram şekeri toplayan minikleri mutlu etmek için çabaladığı kesin! Çocuklar için şeker tabağını rengarenk şekerlerle doldurduğu doldurmuş! Yemek.Name dergisi, kartı sevdiklerinize gönderme imkanı sunuyor ;)

9.10.2007

Ormancılar İşbaşında - Meraklı Minik

Bu da Bilim Çocuk dergisinin küçük, afacan ve meraklı kardeşi olan Meraklı Minik dergisi için hazırladığım Ormancılar İşbaşında illüstrasyonu. Çizerken içim cızz cızz cızladı. Yaşlı da olsa, iyi amaçlar için de olsa, ağacı kesmeseler olmaz mııı :/

Meraklı Minik

8.10.2007

Jeff Buckley Lilac Wine



Kakaolu Sıcak Süt

Tanıştırayım; en iyi çalışma arkadaşlarımdan biri kakaolu sıcak süt. Ve hayır, uyku yapmıyor! Aksine bu zorlu çalışma koşullarında beni donmaktan kurtariyor! :P Evet küresel ısınmadan dolayı su ve tarım felaketleri yaşıyoruz ama benim çalışma odam özellikle geceleri çok soğuk!! İster inanııın, ister inanmayııınn :)

Kakaolu Sıcak Süt

7.10.2007

İllüstratör insan da üşür :P

Malesef sonbahar Ankara'ya hala gelmedi. Dışarda pırıl pırıl, güneşli bir hava var. Bense çalışma odamda donuyorum! Brr!

İllüstratör insan da üşür :P

Çizgili Çoraplı Kız

Biraz dinlenmeye ihtiyacım var.. İş arasında eskiz defterime çizmek dinlendiriyor ama bu kadarcık kısa süre kimseye yeterli olmaz..
çizgili çoraplı kız

6.10.2007

3K

An itibari ile kahve, kalem, karalama;

Çalışkan Çizer Bembi

Bu saat oldu hiç uykum yok, daha çalışasım var. Allah için, yetişecek işim de var. Sadece gözlerim yaniyo. Aa.. acaba gözlerimden alev çıkarken mi çizseydim kendimi?!?! Ama düşünmeden çiziyorum.. O yüzden boşver.. Sen.. Yani ben.. Kendi kendime mi konuşuyorum.. Mm.. saçma bir post ama yayınlayım gitsin;

5.10.2007

Günün Blogu

Günün blogu ekibi 01.10.2007 tarihinde eskiz defterimi günün blogu seçmiş! Benim için çok güzel bir süpriz oldu! Ama yer vermekte geciktim ne yazık ki. İlgilerine ve önerilerine çok teşekkür ederim! Günün blogu sayfası sayesinde yeni keyifli adreslere ulaşacağımıza eminim! Ekibi tebrik ediyorum ve başarılar diliyorum! ;D

4.10.2007

Tek ayak üzerine sağlam basmak

Kuzey kutbunda 40 yıl içinde tüm buzlar erimiş olacakmış. 40 yıl uzun bir süre mi? Siz kaç yaşındasınız? :)
tek ayak üzerine sağlam basmak

3.10.2007

Tayt ve Etek

Birkaç kez tayt ve etek giymiş kız çizimi yaptım eskiz defterimde. Ama hiç tayt ve etek giymedim. Neden neden? Mevsimi geçmeden, giyile;

Bugün Ablamın Doğumgünü!!!























Bugün Ablamın doğum günü! İyi ki doğdun Ablacım! İyi ki bir kardeş istedin, mutfaktan çaylı kek yürüttün, geceleri benim için şarkılar söyledin, tek kelime ingilizce bilmediğim zamanlar "heaböö hedööö, lööeaabüüü labalebööö" diye uydurup söylediğim tüm şarkılarımı dinledin, beni güzel sanatlar fakültesi sınavlarına kendi ellerinle götürdün, beni destekledin, bana uzun uzun mektuplar yazdın, bana süper kitaplar, kalem setleri aldın, hem dinledin, hep anladın. En güzeli, iyi ki doğdun ve iyi ki benim ablam oldun! İnsan ablası hakkında ne yazabilir ki? Benim ablamı bir tek ben bilirim, çünkü O birtek benim ablam!!

Sen olmasan ne yapardım bilmiyorum! Sana o uzun mektuplara kondurduğumuz kocaman öpücüklerden bir tanesini gönderiyorum, yanında kocaman bir kucakla! Umarım hep beralikte, mutlu, sağlıklı, başarı ve neşe dolu nice nice güzel yaşların olur. Seni çoooooooook seviyorumm! Hep mutlu ol! ;*

2.10.2007

12 Kedi eskizi

Ne zamandır karalama yapamdığımı farkettim. Gece çalışmasından önce zihnimi toparlamak için biraz karalamaya karar verdim. Rahat edemedim, çirkin şeyler karaladım ama olsun. Son günlerde kafamda "mırr mır" diye dolaşan kedileri çizmiş oldum. Çizimler birbirinden farklı görünse de hepsini biraz önce öylesine karaladım;

Sakin Olmalıyım!

Neyse.. Onlar da birer canlı.. Bu canavar görüntümden kurtulup, sakin olmalıyımmm.. Mmmm.... İşe devammmmm....

Kara Sinek


Zaten işim başımdan aşkın bugün. Bir de bu ofiste dolanan kara sinekler?! Nerden geldiler, neden geldiler bilmiyorum! Ama gitmeye niyetleri yok gibi görünüyor! Kuşların alçaktan uçtuklarını gördüğünüzde bilin ki yağmur yağacaktır. Acaba kara sineklerin ofise dolduklarını görmek ne demek? Vallahi ofis tertemiz!!

Bu arada eşarbım sevgili Ceyda'dan, kolyem ise "Aaa kolyelerin ne kadar da güzel öylee!" dediğim anda birini çıkartıp boynuma asan, geniş yürekli, sevgili Pino'dan hediyedir, belirtmek isterim ;))

1.10.2007

GülName :)

Artık Yemek.Name dergisi için tasarıladığım yeni bir karakterim var, GülName! İsmini benim yaratıcı ablam Deniz buldu! Ben gerçekten çok sevdim GülName ismini, çok yakıştığını düşünüyorum ve ablama tekrar çok teşekkür ediyoruum! :))























Eskiz defterimde, GülName'nin ilk macerasının sadece ilk karesine yer vermek istiyorum. Gülname'nin düştüğü eğlenceli halleri merak edenler, aşağıdaki linki tıklayarak dergiye erişebilir ve hikayenin devamını oradan görebilirler ;) Yemek.Name'nin görselliği ve içeriği yine çok güzel! Emeği geçen herkesin ellerine sağlık! Ve sevgili dergi editörü Devletşah'a da ilgisi ve sevgisi için çok teşekkür ederim! ;D

Bayram tarifleriyle dopdolu yemek dergisi Yemek.Name'yi indirmek için tıklayın